Bir zamanlar yer yüzünde kör bir genç yaşıyordu ve bu kör genç kendisinden nefret ediyordu çünkü kör bir yaşamı vardı. Göremediği için hiç birşeyi ve hiç bir kimseyi sevemiyordu herkesten ve her şeyden nefret ediyordu ama kız arkadaşı hariç. Kör yaşamında sevdiği tek şey kız arkadaşıydı.
Bir gün kız arkadaşına eğer dünyayı görebilseydi onunla evlenmeyi kabul edebileceğini söyledi. Kız arkadaşı da onu çok mutlu ettiğini söyledi.
Günlerden bir gün şans gencin yüzüne güldü ve birisi ona bir çift gözünü bağışladı. Sonra genç herşeyi görmeye başladı.Ağaçlarıçiçekleri; kısaca artık dünyayı görüyordu hatta kız arkadaşını bile.
Kız arkadaşı ona sordu; "Şimdi artık her şeyi görüyorsun söylediğin gibi benimle evlenecek misin?" dedi.
Genç şoktaydı kız arkadaşını gördüğünde dona kalmıştı çünkü kız arkadaşı kördü!.
"Çok özür dilerim dedi genç seninle evlenemem çünkü sen körsün" dedi.
Kız çok üzüldü ve yaşlı gözlerle ordan uzaklaşmaya başladı biraz ileri gidince durdu ve geriye dönüp gence şunu söyledi ;
" Lütfen gözlerime iyi bak "
Bir zamanlar, her seyden sürekli sikayet eden; her gün hayatinin ne kadar berbat oldugundan yakinan bir kiz vardi. Hayat, ona göre, çok kötüydü ve sürekli savasmaktan, mücadele etmekten yorulmustu. Bir problemi çözer çözmez, bir yenisi çikiyordu karsisina. Genç kizin bu yakinmalari karsisinda, meslegi asçilik olan babasi ona bir hayat dersi vermeye niyetlendi. Bir gün onu mutfaga götürdü. Üç ayri cezveyi suyla doldurdu ve atesin üzerine koydu. Cezvelerdeki sular kaynamaya baslayinca, bir cezveye bir patates, digerine bir yumurta, sonuncusuna da kahve ekirdeklerini koydu. Daha sonra kizina tek kelime etmeden, beklemeye basladi. Kizi da Hiçbir sey anlamadigi bu faaliyeti seyrediyor ve sonunda karsilasacagi seyi görmeyi bekliyordu. Ama o kadar sabirsizdi ki, sizlanmaya ve daha ne kadar bekleyeceklerini sormaya basladi. Babasi onun bu israrli sorularina cevap vermedi. Yirmi dakika sonra, adam, cezvelerin altindaki atesi kapatti. Birinci cezveden patatesi çikardi ve bir tabaga koy...
Yorumlar