Ana içeriğe atla

Kayıtlar

yemek etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kaşık

Bir gün sormuşlar ermişlerden birine. "Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?" "Bakın göstereyim" demiş ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir de şart koymuş. "Peki" demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.. Bunun üzerine "Şimdi..." demiş ermiş. "Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe." Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyrun" deyince her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşı

Gerçek Sevgi

Bir gün sormuslar ermislerden birine: "Sevginin sadece sözünü edenlerle,onu yasayanlar arasinda ne fark vardir?" diye Bakin göstereyim demis, ermis. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememis olanlari çagirmis, onlara bir sofra hazirlamislamir. Hepsi oturmuslar yerlerine. Derken tabaklar içinde sicak çorbalar gelmis ve arkasindanda dervis kasiklari denilen bir metre boyunda kasikar. "Ermiş bu kasiklarin ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir de sart koymus. Peki demisler ve içmeye baslamislar. Fakat o da ne? Kasiklar uzun geldiginden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar agizlarina. En sonunda bakmislar beceremiyorlar, öylece aç kalkmislar sofradan. Bunun üzerine simdi demis ermis, sevgiyi gerçekten bilenleri çagiralim yemege. Yüzleri aydinlik, gözleri sevgi ile gülümseyen insanlar gelmis oturmus sofraya bu defa. "Buyurun" deyince,her biri uzun boylu kasiklari çorbaya daldirip, sonra karsisindaki kardesine uzatarak içirmis. Böylec

Kızarmış Hayalet

Bu öykü Yeni Zelanda'dan Kay Martin' e ait: Aksam yemegine arkadaslarini çagiran Kay yemekten önce küçük bir aperatif hazirlarken bir tavugun aci aci bagirdigini duyar. Sesin nereden geldigini merak eden Kay bahçeye çikar. Bahçede bir sey göremez. Ancak ses daha yakinlardan, hatta mutfaktan gelmektedir. Giderek yükselen sesin kaynagini kesfettigi zaman tüyleri diken diken olur. Kizarmasi için firina yerlestirdigi tavuktan çiglik çigliga sesler gelmektedir. "O anda elim ayagim bosandi. Tavugu canli canli pisiriyorum sandim. Korkudan az daha ölüyordum." Tavugun çigliklari Kay'inkiler ile birlesince konuklar mutfaga üsüsür ve çigliklarin nedeni ortaya çikar. Tavugu firindan çikartan konuklar, havyan sogudukça seslerin kesildigini fark ederler. Yeni Zelandâ da tavuk çiftliklerinde hayvanlar bizde oldugu gibi boynu kesilerek öldürülmez. Kay'in aksam yemegi için hazirladigi tavugun ses telleri kesilmedigi için tavugun karninda biriken buh

Son Yorumlar